Polat Yılmaz


Gazetecilik salyası

Gazetecilik salyası


Marmara’yı salya (müsilaj) kapladı.  

Nedeni ne?

Belirsiz…

Kimse üstüne almadı.

Çünkü…

Sorunun kaynağını belirleyip, denizi ölmekten kurtaracak olanlar, senden oldu, benden olmadı kavgası yapıyorlar.

Nedenini araştırmak yerine bağrışıp birbirlerini suçlarken, salya da yavaş yavaş Ege’ye akıyor…

Bilim mi? Ne bilimi?  

***

Tabii böyle ortamlarda fitne fücurluk için büyük alanlar açılır.

Sosyal medya trolleri kadar bir kısım gazete ve gazeteci öne çıkmak için olmadık rollere bürünür.

Görevi alan gazeteci yazmaz, kağıda adeta kusar…

Ki, göze girebilsin…

Bu konudaki örnekler geçmişte vardı, şimdi de çok.

Saymakla bitmez..

Sanırım yakın zamanda kapandı, bir zamanlar Güneş diye bir gazete vardı.

2019’daki İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığı seçimleri ertelenmişti. O sırada, hain PKK bir terör saldırısı yaptı.

Bu gazeteyi yöneten sözde gazeteci, bu saldırıyı CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı adayı

 Ekrem İmamoğlu’na mal etmeye kalkıştı…

Attığı başlık da şöyleydi: “Mutlu musun Ekrem?”

O zamanlar şöyle sorular gündeme gelmişti:

- Bu gazeteciler çoluk çocuğunun yüzüne nasıl bakabiliyor?

***

 Şimdi de benzer durum, Marmara’daki müsilaj (salya) üzerinden ortaya çıktı.

Birilerinin gönüllerinin adeta mest eden ve fakat oldukşa küfürbaz bir gazete olan Yeni Akit'in başlığı da şöyle:

“Ekrem’in salyası!”

Nasıl?

Gazetecilikte, ya da daha doğrusu bir kısım gazetecilikteki müsilajı görebiliyoruz değil mi?